31 Mayıs 2010 Pazartesi

CAPTAİN CORELLİ'S MANDOLİN (2001)



Nefis müzikler eşliğinde sunulan enfes bir Kefalonya manzarası.

Film, İngiliz yazar, Louis De Bernieres tarafından yazılmış aynı adlı kitaptan sinemaya uyarlanmıştır. Yüzbaşı Corelli’nin Mandolin’i isimli kitaba dair herkesin hemfikir olduğu şey, kitabın çok güzel ve etkileyici olduğu. Bu nedenle kitabı filme uyarlamak riskli ve cesaret isteyen bir iş. Herkesin beğenisini toplamış bir kitabın filmini çekmek önce yazara daha sonra da kitabın okuyuculularına karşı büyük sorumluluk altına girmeyi gerektirir. Kuşkusuz bu sorumluğu yüklenen insanlar, çalışmalarında normal bir film çekimine oranla daha özenli çalışmalıdır. Kitabı okumayan ancak hem kitabı hem de filmi izlemiş insanların yorumlarına dayanarak söyleyebilirim ki film, kitaba göre çok sıradan kalıyor.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ile müttefik olan İtalyanlar, Yunanistan'a saldırırlar. Güzel ve sakin bir Yunan adası olan Kefalonya’ya konuşlanan İtalyan Ordusu’nda görevli, Yüzbaşı Antonio Corelli, Kasaba doktorunun kızı Pelagia'ya aşık olur. Ancak Pelegia, Mandsras adlı biriyle nişanlıdır. Buna rağmen Pelagia, Yüzbaşı’nın ilgisine kayıtsız kalamaz…


Filmde işlenen aşkın yansıması izleyiciye sıradan geliyor. Filmin en güzel yanı ‘Braveheart’, ‘Legends of the Fall’ gibi filmlerin Oscar Ödüllü görüntü yönetmeni John Toll’un sunduğu eşsiz Kefalonya manzarası. Adanın güzelliği sizi bir anda filmin içine çekiyor. Film 1940’ları, adanın eski zamanlarındaki atmosferini gayet güzel yansıtıyor. Ancak görüntüye rağmen hikayenin içeriği hiç de iyi işlenememiş. Hikayeyi dolduracak iyi bir senaryo yazılmamış, filmin elle tutulur tek yanı görüntü yönetimi ve adadaki atmosfer. Bir diğer etkili yanı da adadaki doktor rolünde John Hurt’un karizması. Onun gözünden adanın yaşamı, zaman içerisindeki değişimi etkili bir şekilde anlatılıyor. Ayrıca mükemmel bir baba figürü var bu filmde. John Hurt, Dr Iannis rolünde kızına karşı davranışlarıyla, bir babanın nasıl olması gerektiğini sade bir şekilde gösteriyor.

Oyunculara gelince, dediğim gibi filmin yıldızı, John Hurt. Nicolas Cage ve Penelope Cruz’un da üzerlerine düşeni yaptığını söylesek yanılmış olmayız. Roger Michell’in kalp krizi geçirmesi sonucun John Madden’in yönetmen koltuğuna oturduğu filmde Christian Bale, karakteriyle uyum içinde. Hiçbir şeyin farkında olmayan, henüz olgunlaşmamış biriyken, katıldığı savaştan geldiğinde karakterinin nasıl dönüştüğünü başarıyla canlandırıyor. Bu sırada karakterde görülen keskin değişimleri çok net Bale’in oyunculuğunda görebiliriz. Ayrıca Yüzbaşı Corelli’nin Mandoli’ninde unutulmayacak bir dans sahnesini de izleyeceğinizden emin olabilirsiniz.